10 Ağustos 2010 Salı

Buika - No Habre Nadie En El Mundo

Efendim şimdi ben bu blog’ta yazarak biraz kafanızı şişereceğim. Ama bu konunun bütün sorumlusu ben değilim. Sorumlusuna geçmeden önce kendisi hakkında birkaç laf etmek isterim. Doğrusunu söylemek gerekirse sosyal medya da pek zaman geçiren bir yapım yoktur. Baktım böyle olmayacak bir yerden başlamak için kendime 1,5 yıl önce twitter hesabı açtım. Daha sonra ise friendfeed hesabı filan. Kendisini ilk önce frindfeed'de tanıdım. Konumuz müzik olduğu için kendisinin müzik anlayışana hayran kaldım. Neden mi? Nedeni basit benim dinlediğim müziğin nerede ise "tamamını" dinliyordu. Yapmış olduğu müzik paylaşımlarını ise gördükçe hayrete düştüm. Şimdi diyeceksiniz ki aynı müziği dinlemek çok sık görülebilir bir olay ama benimkisi açıkcası öyle değildi. Çünkü ben benim dinlemiş olduğum müziklerin şimdiye kadar tamamını dinleyen birini görmemiştim. Belki bir kısmı olabilir. Üstelik birde böyle sosyal bir mecrada görmek beni daha da şaşırtmıştı. Kendisi ile Sansürsüz İnternet yürüyüşünde yüz yüze tanışmış da oldum. Bahsettiğim kişiye gelecek olursak adı Ebru soyadı Baranseli nam-ı diğer bu blog’un sahibi miacaro. Bu arada söylemeden edemeyeceğim çok karekteristik bir soyadı var. Şimdi bu ilk yazıda, ileride çok güzel müzik yazılarının ve bu yazılar ile video kilplerinin yer alacağı bu blog'a meraba demek istedim. Bu merabayı ise bir şarkı ile taçlandırmak istiyorum.

Bence biraz bu şarkıdan bahsetmek gerekiyor. Daha önce birkaç blog yazısında bu şarkıyı üzerine güzel yazılar yazılmış. Açıkcası bir şarkıya yazı yazmak kolay değildir. Ben elimden geldiğince birşeyler yazmak istiyorum. Neden mi? Çünkü bu şarkıda duyguların vücut bulmuş hali var.

İnsanın elinden bırakması gereken umutdur. Öyle bir umuttur ki o senin için çok şey ifade eder. Sen bir an onu bırakmak istemezsin. O umudun gerçekleşmesi için elinden geleni yapıyorsundur. Bir yol gibidir umut, gideceği yeri belli olan. Sen bu gittiğin yolu bazen dört mevsim yaşayabilirsin. Yağmur gökten inerken senin umutlarının yeşermesi için inmiştir. Ardından yağmur sonrası güneşin sunduğu bir gökkuşağı görürsün. Ona bakarsın, her renk senin umudunun birer ifadesi niteliğindedir. Bu yolu çekerken kimi zaman bir patika yoldan kimi zaman asfaltın üzerinden gideceksin. Bazen ise kendini bir tarlanın ağaç gölgesinde dinleniyor bulacaksın. Bedenin yorulacak ama içinde o umuda bağlı kaldığın ateşin hiç sönmeyecek. İşte aşkta bu umut gibi, bir yol misali...

Ve şarkımız ise Buika’dan No habre Nadie En El Mundo…




Buika - No habra nadie en el mundo

Hiç yorum yok: