10 Kasım 2008 Pazartesi

Atatürke Layık Olmak

10 kasım olunca tarih, geçenlerde gittiğimiz bir konserden söz etmek istiyorum tekrar. Cumhuriyetin ilanının ardından Atatürk'ün ilk yaptığı işlerden biri Musiki Muallim Mekteplerini kurmak olmuş (1930). Bu okullara dünyanın sayılı müzisyenleri davet edilmiş ve ders vermeleri sağlanmış. Faik Canselen bu okulların 2. mezunlarından. Çanakkale'de Müzik öğretmenliği yaptığı yıllarda, Cumhuriyet Gazetesi tarafından açılan, jürisinde ünlü rus besteci Dimitri Shostakovich'in de yer aldığı beste yarışmasında birincilik kazanmış. Gittiğimiz konserde, Anadolu Universitesi Senfoni Orkestrası, sevgili arkadaşım Burak Tüzün'ün şefliğinde, 100 yaşındaki bestecimiz Faik Canselen'in "6. duyuşlar" suitinin ve S.Doğu'nun "Şeytanın Günlüğü" bestelerinin ilk seslendirilişini ve CD kayıtlarını gerçekleştirdi. F.Canselen "6. Duyuşlar" Suitini senfoni orkestrasına ve eseri gün yüzüne çıkarıp, üzerinde çalışarak seslendiren orkestra şefi ve ASO'nun müzik yönetmeni Burak Tüzün'e armağan etti. Çok duygulu bir andı.

Cumhuriyet tarihinin bu önemli ve ne yazık ki hakettiği değeri görmemiş bestecisini, gözlerimiz dolu, dakikalarca ayakta alkışladık. Bir müzik öğretmeni düşünün ki böyle bir başarıya imza atsın. ve unutulsun gitsin 1960 yılında 1.lik ödülü kazanan eserinin son suitini besteleyip, bir daha da beste yapmasın! Sevgili Müge'nin özrünü okuduktan sonra ben de Faik Canselen'den özür dilemek istedim. Evet o, konser gecesi 100 yıldır onu taşıyan bacaklarının güçsüzlüğüne inat oradaydı. Heyecanı bizimkinden kat kat fazlaydı. 28 yıl sonra bestesini ortaya çıkarıp, seslendiren orkestra şefini şevkatle kucakladı. Cdleri çıkacaktı yakında. Takdir görüp ödül kazanmış bestesi nihayet dinleyicilerine ulaşacaktı. Ama biz ona hala bir özür borçluyuz. Onu 28 yıldır bekletiğimiz için, 28 yıldır beste yapmasına neden olacak tek bir motivasyon kaynağı yaratamadığımız için. Kimbilir neler olurdu diye düşünüyorum. Neler olurdu Faik Canselen beste yapmaya devam etseydi, biz onun ve Musiki Muallim Mekteplerinde eğitim görmüş diğer öğretmenlerin kıymetini bilseydik. Neler olurdu kim bilir?



açıklama notu: Cabbar misafir, ev sahibi uyurken dekorasyonu degistirmiş.

Hiç yorum yok: